Yazılımcı Verimliliği ve Maliyeti

Photo by Niklas Hamann on Unsplash
Bilgisayar başında çalışanlar insanlar olarak gereğinden fazla rahatsız ediliyoruz. Yalnız yaşayıp , freelance olarak çalışıyor olsak bile. Özellikle Türkiye de sokak satıcıları, yalıtımsız duvarlar, kalitesiz pencereler, ara sokakta bile trafik, vb. uzar gider liste. Yalnız yaşamıyorsanız liste daha da uzayacaktır.

Ofiste tam zamanlı olarak çalışıyorsanız bu dikkat dağınıklığına sebep olan şeyler daha da artıyor aslında. Çalıştığınız odaya girip çıkan insanlar, şirket içi mesajlaşma, telefon, omuzunuzdan dürten çalışma arkadaşları bunlara örnek.

Yazılımlının performansını direkt düşüren yegane şey. Dikkat dağınıklığı. Peki bunun size ve çalıştığınız şirkete maliyeti ne kadar? Hiç düşünmüş müydünüz?

Yeniden işe dönme süresi #

Dikkatiniz dağıtıldıktan sonra işe tekrar tam anlamıyla dönme süresi 15 ila 23 dakika arasında. Yani günde en az 4 defa dikkatiniz dağıtıldıysa ortalama 75 dakikanız tamamen boşa gitmiş demektir. Kaldı ki ofis ortamında telefonunuza gelen bir mesaj, ofise gelen bir müşteri, iş arkadaşınızın haftasonu ne yapıyoruz sorusu gibi şeyler üzerine geldiğinde aslında hiçte azımsanmayacak bir süreyi bu dikkat dağınıklıkları ile harcıyoruz.

Genel olarak günde 2–4 saati sadece bu allar bullak kafa ile geçirip, kendinizden yüksek verimlilik bekleyemezsiniz. Önceliğiniz bu dikkat dağınıklıklarını gidermek olmalı. En azından yapabildiğiniz kadarını. Telefonu sessize almak, ofis iletişim kanalında rahatsız etmeyin modunda durmak gibi basit şeyler. Mümkün olduğunca rahatsız edilmemek istediğinizi belirtin. Yazdığınız kodun bir yerinde sırf bu yüzden takılıp uzun süren saatler o dikkat dağınıklığının sancısını çekebilirsiniz.

Peki maliyet? #

Yüksek verimlilikte 3 saatte yazacağınız kodu iki iş gününe yaymak zorunda kaldığınızda çalıştığınız yere esas mali yük binmeye başlıyor. 5 günde bitirmeyi planladığınız iş üçüncü haftasında hala eksiklerle bitmemiş olabiliyor. Elbette bunun tek sorumlusu telefonunuza gelen mesaj ya da arkadaşınızın size bir şeyler sorması değil. Fakat hepsi üst üste geldiğinde inanılmaz verimsiz hale geliyor insan.

Şahsım adına bu verimsizliği bir nebze durdurmak için kişisel olarak bazı şeylerden feragat ediyorum. Artık sosyal medyayı çok daha az kullanıyorum, telefonumu iş saatleri içerisinde sessize alıyorum, şirket iletişiminde kullandığımız chat programında hep meşgul tutuyorum kendimi, ekstra sekmeler açıp haberlere bakmıyor, mümkün oldukça belirli aralar verip tüm ekstra işleri o aralarda halletmeye çalışıyorum. Sigara kullanmadığım için vakitten biraz daha fazla tasarruf edebiliyorum.

Tecrübelerime ve gözlemlerime dayanarak, yazılımcı sıfatı ile çalışan tanıdıklarımın bir çoğunun zamanının yarısı “ne yazıyordum ben ya” ile geçiyor. Bende çoğu zaman yaşıyorum bunu. Kulaklıklarım takılı, tamamen konsantre kod yazarken birinin yanıma gelmesi bütün olayı bitiriyor. Sanki Berlin duvarı yıkılıyor, bilmiyorum o anda.

Eğer insanların yoğun çalışıyor olduğunu farkediyorsanız ne kadar acil olursa olsun onlara biraz saygı duyup sadece mail atabilirsiniz. Mail attıktan sonra “mail attım, geldi mi?” diye sormanıza gerek yok, çünkü 90ları geçeli çok oldu.

🙏🙏🙏

Buraya kadar okuduğun için teşekkür ederim, bu makaleyi favori sosyal medya ağında paylaşman beni çok mutlu edecek 💖! Geri bildirim için, lütfen Twitter'da bana ulaşın.

Yayınlanma